Enerjinin arz güvenliğinde 'nükleer' garanti

Dünyada 1950’li yıllarda kurulmaya başlanan nükleer santrallerin, küresel enerji üretimindeki payı yüzde 11’e ulaştı.

ANKARA - Dünyada 1950’li yıllarda kurulmaya başlanan nükleer santraller, küresel enerji üretimindeki paylarının yüzde 11’e ulaşmasıyla arz güvenliği açısından tartışmasız bir kaynak haline geldi.

AA muhabirinin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) verilerinden derlediği bilgilere göre, dünyada halen 32 ülkede faaliyet halinde olan 448 nükleer reaktörün kurulu gücü toplam 391 bin 116 megavata ulaştı.

ABD, faaliyetteki 99 bin 869 megavat kurulu güce sahip 99 nükleer reaktörüyle açık ara ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi 63 bin 130 megavatlık kapasiteli 58 reaktörle Fransa izliyor.

Sıralamada 39 bin 752 megavatlık 43 reaktörle Japonya üçüncü olurken, ardından 31 bin 384 megavatlık 36 reaktörle Çin, 26 bin 111 megavatlık 35 nükleer reaktörle Rusya ve 23 bin 77 megavatlık reaktörle de Güney Kore geliyor.

Nükleer enerjideki büyüme sürüyor

Küresel olarak 2016'da yüzde 2,6 büyüyen elektrik üretimi çerçevesinde, nükleer santrallerin üretimi de yüzde 2,1 artışla 2 bin 476 teravatsaati buldu.

Nükleer santraller, dünya enerji üretimindeki payının yüzde 11'e ulaşmasıyla konumunu pekiştirirken, Fransa sahip olduğu 58 reaktörle elektrik ihtiyacının yüzde 72,8'ini söz konusu kaynaktan sağlayarak öne çıkıyor.

Bu alanda Fransa'yı elektrik ihtiyacının yüzde 54,1'ini nükleer enerjiden karşılayan Slovakya, yüzde 51,3 ile Macaristan, yüzde 51,2 ile Belçika ve yüzde 50,2 ile Ukrayna takip ediyor.

Dünyada artan elektrik ihtiyacının karşılanmasında ikincil en düşük karbonlu kaynak olarak nükleer enerji, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin enerji arz güvenliğinin garantisi açısından önemli rol oynuyor.

Türkiye'nin nükleer girişimleri

Türkiye'nin dünyadaki en önemli elektrik üretim kaynaklarından biri haline gelen nükleer enerji santralleriyle ilgili çalışmaları da 50 yıl öncesine kadar uzanıyor.

Ülkenin nükleer enerji alanında bir ilk olacak ve hükümetler arası anlaşması 2010 yılında imzalanan Mersin'deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesi (NGS), toplam 4 bin 800 megavat kapasiteli 4 reaktörden oluşacak.

Rusya devlet şirketi Rosatom tarafından üstlenilen Akkuyu'dan sonra, Türkiye'nin ikinci nükleer santrali ise 4 bin 560 megavat kapasiteyle Japon-Fransız ortaklığıyla Sinop'ta kurulacak. Üçüncü nükleer santral için de fizibilite anlamında teknik ve coğrafi bölge çalışmaları sürüyor.

Halen yaklaşık 61 reaktörün inşaatı sürüyor

Çin, Rusya, Hindistan başta olmak üzere dünyada 16 ülkede, yaklaşık 61 bin 264 megavatlık 61 nükleer reaktörün inşaatı devam ederken, Akkuyu NGS'nin ilk ünitesiyle bu rakam 62'ye ulaşacak.

 

(AA)


03 Nisan 2018
1602 İzlenim


Yorumlar

Üye Ol



Giriş Yap